habernews24 herkesin haberi
Akdeniz Belediye Meclisi toplantısında konuşan AK Partili Meclis Üyesi Aydın Engin, . Her mikrofonu elimize aldığımızda diyoruz ki; basınımızın emekçi kardeşleri sizi saygı ile selamlıyoruz. Peki, bu basın nasıl geçinecek? Bu kameranın arkasında duran arkadaşlar babamızın hayrına mı duracaklar? Siz burada gerilip, otururken o arkadaşlar asker gibi ayakta bekliyorlar. Nasıl geçinecek bu insanlar? Siz basını güçlendirmezseniz nasıl hayatlarını temin edecekler? Lafa gelince basın, yerel basını güçlendirelim” dedi.
Akdeniz Belediye Meclisi, belirlenen gündem maddelerini görüşüp karara bağlamak üzere, 3’üncü Dönem, 9’uncu Toplantı, 2’inci Birleşim, 1’inci oturumunu belediye hizmet binası konferans salonunda gerçekleştirdi. Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak başkanlığında yapılan mecliste 2022 bütçesi de konuşuldu. HDP Meclis Üyesi Ali Tanrıverdi bütçe konusuyla ilgili konuşarak Gültak’a yönelik, sürekli geçmişten gelen borçları ödediklerini dile getirdiklerini söyleyerek, “Bu konuda bazen topu bize de atıyorsunuz. Ben resmi kayıtları inceledim. Bizim dönemimizde yapılmayan, başarısız olunan çok şeyler var. Bizim ciddi eleştirdiğimiz şeyler de var. Ama tüm kapılar size açılıyor, bizim dönemimizde tüm kapılar bize kapatılıyordu. Böyle bir sıkıntımız da vardı. O dönemde Akdeniz Belediyesi’nin 2016 yılı bizim dönemimizde kesin borç devri, 108 milyon 295 bin 863 lira borç devretmiş. Bu borcun 40 milyonu, belde belediyeleri devredildiği için gelen borçlar. Yani bu şekilde bir borç devrettik biz. Ama borç, ana para bu. 2021 Haziran müfettiş raporunu gelelim. Sizin borcunuz, resmi rakama göre 219 milyon küsür. Yani, borcu yükseltmişsiniz. Bütçe gerçekten tatmin edici yatırıma, halkın hizmetine yatırıma yönelik olarak bir bütçe değil. Ama gerek yasal zorunluluklar gerekse bizim sorumluluğumuzun gereği olarak, gerekse içimizde ahengin, bütünlüğün bozulmamasını da dikkate alarak eleştirilerimizi yapıyoruz” diye konuştu.
KARAMEHMETOĞLU: “ALİ BEY’İN VERDİĞİ RAKAM DOĞRU AMA BİZ ONUN ALTINA ÖZELLİKLE NOT BIRAKTIK”
Ali Tanrıverdi’nin ardından konuşan Mali Hizmetler Müdürü Veysi Karamehmetoğlu, bahsi geçen 108 milyonun 66 milyon faizi olduğunu ve 174 milyon borç devredildiğini ifade ederek, “Daha sonra 1 Nisan’da resmi rakamlara göre 220 milyonun üzerinde borç tahakkuk etmiş. Bir örnek vereyim; biz yaptığımız çalışmalarda, çıkarttığımız borçlanmalarda bir örnek Çukurova Kalkınma Ajansı. Rakamları tam hatırlamıyorum ama resmiyette borç bin lira görülüyorsa, biz bunlarla yaptığımız şeyde geçmişe yönelik bir yığın borç çıkardılar. Yaklaşık olarak 3,5, 4 milyona yakın bir borç tahakkuk etti. Bunları toplayarak yaklaşık 230 milyon civarında faizi ile birlikte borç çıktı. 219 milyon, Ali Bey’in verdiği rakam doğru ama biz onun altına özellikle not bıraktık. O gün hesabımızda 13 milyona yakın bir para var. Hesabımızdaki parayı düştüğümüz zaman net borcumuz o gün itibari ile 206-207 milyon civarında kaldığını denetim raporunda da geçiyor.
GÜLTAK: “KİMSE KİMSEYE BABASININ HAYRINA PARA VERMİYOR”
Gültak, kayyum zamanında 25-30 milyon borç yapıldığının göründüğü vurgulayarak,“Zaten hesaplarımızda 15 milyon bir borç var. Toplamda 174-180 milyon civarında borç, geçmişe ait bir borçtur. Ali Bey’in 108 milyonu doğru da bunun dahası da var. Kimse kimseye babasının hayrına para vermiyor. Bu borçları yapılandırdığınızda İller Bankası’nda faiz biniyor üstüne ve bir anda 108 milyon borcunuz oluyor 180 milyon” şeklinde konuştu.
EGİN: “BU BASIN NASIL GEÇİNECEK?”
AK Partili Meclis Üyesi Aydın Engin, bütçenin tahmini bir bütçe olduğunu ifade ederek,“Bütçe yüzde 100 tutar, tutmaz; burası eksi, burası artı demek doğru değil. Bunun üzerine çok fazla yorum yapmaya gerek bulmuyorum. Basın üzerine çok durdular. Basının bütçesi 5 bin liralık bir bütçe. Arkadaşların kendi ifadelerini söylüyorum ‘4 bin lira zaten borçlu, bu para ödenecek’. Geriye ne kaldı? Aslında cevabı da kendiniz verdiniz. Her mikrofonu elimize aldığımızda diyoruz ki; basınımızın emekçi kardeşleri sizi saygı ile selamlıyoruz. Peki, bu basın nasıl geçinecek? Bu kameranın arkasında duran arkadaşlar babamızın hayrına mı duracaklar? Siz burada gerilip, otururken o arkadaşlar asker gibi ayakta bekliyorlar. Nasıl geçinecek bu insanlar? Siz basını güçlendirmezseniz nasıl hayatlarını temin edecekler? Lafa gelince basın, yerel basını güçlendirelim, basın bizim için önemli, basın bizim için kıymetli diyorsunuz ama basına da sahip çıkmıyorsunuz. Basına sahip çıktığınız için de size de teşekkür ediyorum Sayın Başkanım. Karaduvarla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. Başkanım sizin yaptığınız doğrudur, yanlış bir şey yapmıyorsunuz. Çalışma yapıyorsunuz halka yönelik. Dolayısıyla bunun reklamı mutlaka olmalı. Geçmişteki arkadaşları eleştirmek istemiyorum. Ama siz ne oturmak istiyorsunuz ne yapmak istiyorsunuz. Ben koşuyorum diyorsunuz. Bana fırsat verin, ben koşmak istiyorum diyorsunuz” diye konuştu.
“ÇALIŞAN BİR BAŞKANA FIRSAT VERMEK LAZIM”
Karaduvar’da gerçekleşen Balık Festivali’yle ilgili konuşan Egin, “Yerel basından başladı. Ulusal basına kadar düştü. Kimin reklamı yapıldı? Mersin’in reklamı yapıldı. Şimdiye kadar Mersin ne ile biliniyordu? Tantuni, cezerye. Bunun dışında bir şey yok. Balığımız gündeme oturdu. Ben orada bazı arkadaşlarla karşılaştığımda, şehir dışından gelen insanlar vardı. Bunlar niye geldiler? Bunların hepsinin Mersin’e katkısı var. Sizden şunu demenizi beklerdim; başkanım yaptığınız festival gerçekten gündeme oturdu. Dünya gündemine oturan bir festival oldu. Başkanım sizin ayırdığınız bütçe sadece festivale yetmeyen bir bütçedir. Ek bütçe ilave edelim demelerini beklerken, biz 5 bin lira bir bütçe ayırdınız e zaten 4 bin lirası gidiyor. Çok reklam yapılıyor deniliyor. Geçen gün bir yerde gidiyorum, büyükşehrin kamyonun girişinde bir reklam, 2 metre sonrasına bir reklam, 2 metre sonra yine bir reklam. Kamyonu geçene kadar 9 tane levha vardı. Reklam o mu, bu mu? El insaf! Çalışan bir başkana fırsat vermek lazım. Eleştirilerinizi doğru bulmuyorum. Ali Bey, bizim zamanımızda böyle bir imkan yoktu dedi. Devlet bize imkan vermiyordu dedi. Peki, yerel olmasa siz bu TOKİ’yi yaptırabilir misiniz başkanım? Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan döneminde, 2012’nin Şubat ayında, Mersin kentsel dönüşüm ile ilgili toplantı yapıyor. Basın açıklamasında da diyor ki; Çay, Çilek Mahallelerinde biz böyle bir şey düşünüyoruz. Ancak bu basın açıklamasından 8 ay gibi kısa bir süre sonra HDP ve CHP belediyeler anayasa mahkemesine dava açıyor. Açılan davaların sonucunda anayasa mahkemesi 2012 yılının ekim ayında aynen şu kararı vererek, kentsel dönüşümü durduruyor. Anayasa Mahkemesi’nin kararına göre; 5393 sayılı belediye kanunun değiştirilen 73 maddesinin 11. Fıkrasında yer alan bu yerlerde devam eden inşaatlardan projeye uygunluğu belediye tarafından kabul edilenler dışındaki diğer inşaatlar 5 yıl süre ile durdurulur. Bu sürenin sonunda durdurma kararının devam edip etmeyeceğine belediye kararına karar verilir. Toplam durdurma süresi 10 yılı geçmeyecek şekilde iptal edilir. Peki, siz o zaman TOKİ’ye evet deseydiniz şimdi biz TOKİ’yi konuşmamış olacaktık ve sizin döneminizde yapılıyor olacaktı. Demek ki kentsel dönüşümü siz 9 yıl ertelemiş oldunuz” sözlerini kullandı.
GÜLTAK: “BİZİM BASIN BÜTÇEMİZ DİĞER BELEDİYELERE GÖRE ÇOK DAHA AZ”
Gültak, Egin’den sonra söz alarak, “Ali Bey, sizin söylediğiniz de doğru ama bu yapılandırdığından itibaren 180 milyonu buluyor. Saygı duyuyorum, siyaset yapıyorsunuz. Kültür Müdürlüğünü biz ikiye böldük. Mezitli, Yenişehir’den örnekler verildi. Bu rakamlar doğrudur bir şey demiyorum ama bu belediyelerimizin ticari şirketleri var. Özellikle Büyükşehir için bir şey rica ediyorum. Bu ticari şirketlerden reklama ve tanıtıma ne kadar pay ayırıyor Büyükşehir? Bu tanıtıma istedikleri gibi para harcıyorlar ama biz bunu yapmıyoruz. Biz bunu yapmıyoruz, sermaye artırımına izin vermediğiniz için bu tür şeyleri yapmıyoruz. Bütün bu harcamaları basın müdürlüğü üzerinden yapıyoruz. Alt belediyelerin çoğu normal bayram, seyran günlerde bir şeyler verirken biz hemen hemen her ay yerel yönetimlerin hepsine elimizden geldiği kadar aylık aidat ödüyoruz ayakta kalsınlar diye. Aslında bizim basın bütçemiz diğer belediyelere göre çok daha az. Bu konuda sizden destek bekliyorum. Büyükşehrin ve diğer belediyelerin ticari şirketler üzerinden baktığınızda reklam ve tanıtıma verilen paralar çok daha fazla Akdeniz’den. Sizin bahsettiğiniz gibi bizim basın, reklam bu bahsettiğiniz gibi rakamlar değil. Ayrıca biz, basında bir şey daha yaptık. Önceden mesela bir mouse alınacak, falanca müdürlükte alınacaksa oradan alınıyordu. Bunu engelleyip tek elde topladık. Bundan sonra teknoloji, basın vs. ile ilgili şeyler basın müdürlüğü üzerinden alınsın dedik. Neden mi? Bir müdürlük bir mouse alıyor, diğeri bir tane daha alıyor. Daha pahalı oluyor. Toptan alınsın dedik, stok maliyeti takip edilsin dedik. Basını biraz daha artırmamızın sebeplerinden bir tanesi bu. Tüm müdürlüklerin tanıtım ve basın giderlerini tek kalemde topladık. Bu hem kamu yararını hem de kontrolü getirir” dedi.
ÇALIŞ: “BÜYÜKŞEHİR 3 BİN 600 KİŞİYE YAKIN İNSANI İŞTEN ÇIKARDI”
Başkan YardımcısıMahmut Çalış, 2 sene 10 aydır mecliste olduklarını belirterek, “Bakıyorum ne yaptığını, ne kadar hizmet ettiğinizi biliyoruz. Şimdi Romanlar mahallesinde konut yapılsın istiyorlar ama Kürt mahallesinde karşı çıkıyorlar. Bunu hayretle izliyorum. Madem ki o kadar demokratiksiniz, o kadar insan hakları savunucususunuz, Akdeniz Belediyesi kazandığı zaman sayın başkana söyledim. Bir Allah’ın kulunu düşüncesinden dolayı işten atmayacaksınız dedim. Kimseyi de atmadı. Büyükşehir ise 3 bin 600 kişiye yakın insanı işten çıkardı. İşe gelmeyen, işe engel olana bir şey diyemeyiz. Mağdur olan insanlar var ama. Hangi meclis üyesi bunu sordu? Gidip başkana sordunuz mu? Sayın Başkan, bu insanların ne günahı var dediniz mi? Allah razı olsun sayın Gültak’tan” diye konuştu.
