AV Yıldız: Hukukun hakkını arar hale geldik

Av Şerife Arıcı Yıldız, Yeni adli yılın açılışıyla ilgili bir yazı kaleme aldı.

Yıldız, yazısında şu ifadelere yer verdi:

Türkiye’de halk ağır bir ekonomik buhranın altında ezilirken adaletsizlik de canını yakıyor.
Ülkede gelir dağılımında tarihteki en kötü durum yaşanırken, borç içine batan insanlar çaresizlikten ve umutsuzluktan intihar ediyor, kadınlar öldürülüyor, çocuklar istismar ediliyor, doğa katlediliyor, eğitimli gençlerimiz ülkeyi terkederken, ülkemizi göçmenler işgal ediliyor, muhalifler ceza evlerinde ya da adliye koridorlarında, adalet ise nefessiz kalmış,
Böyle bir tablonun içerisinde demokrasi ve adalet mücadelesi veriyoruz.
Hukuk adalet için araçtır. Bugünkü iktidarın elinde ise rejimi değiştirmek için önce kullanıldı, sonrasında ise her gün katledildi. Ülkede hukuksuzluk o hale geldi ki, bir mahkeme üst mahkemenin kararını tanımaz hale geldi.
Bir toplum yokluk içinde yaşayabilir ama adaletsizlik nefessiz bırakır, bugün bu hali yaşıyoruz. Yargı alabildiğine siyasallaşmış durumda.
Daha dün eşinden her türlü şiddeti görmüş bir kadın boşanmak için bana başvurduğunda, eşinin kendisine, bakan ve yüksek yargıç akrabaları olduğunu, hangi mahkemeye giderse gitsin dava kazanamayacağını söylediğini ve bundan korktuğunu ağlayarak anlattı.
Kadının anlattığı evlilikteki zulüm ve şiddet hikayesinden sonra bu benim ayrıca içimi acıttı. Bir hukuk devletinde kimse bir başkasını bu şekilde tehdit edememeli, hiç kimse yargının tarafsızlığından ve bağımsızlığından şüpheye düşmemeli.
Bugün devletimiz, en temel dayanağı olan Anayasal hukuk devleti niteliğini fiilen yitirmiş durumda. Bu durum sadece hukuk güvenliğini değil, can ve mal güvenliğini, ekonomik güvenliği, doğal ve yaşanabilir çevrenin güvenliğini, ülkenin güvenliğini de tehdit ediyor.
Bunun yakın örneklerinden birini İstanbul Sözleşmesinin hukuksuzca feshinde yaşadık. TBMM’nin millet adına kullandığı irade ile kabul edilen İstanbul Sözleşmesi bir yetki gaspı ile, geçersiz bir Cumhurbaşkanı kararnamesi ile tek taraflı olarak feshedildi.
2017’de bir hukuk darbesi ile yıkılan parlementer sistemin yerini bir hukuksuzluk sistemi aldı. İktidar, ülkeyi bir olağanüstü hal içerisinde her gün yasaları, Anayasayı çiğneyerek “ yönetiyor” Her bir tasarrufu ile bir yerleri yıkıyor, ülkeyi yaşanmaz hale getiriyor,
İktidar bile kendi kurduğu bu sistemsizliği yönetemiyor,
Türkiye’nin çok acil bir seçime , normalleşmeye ve restorasyona ihtiyacı var.
Devleti tekçi sistemden yeniden güçlendirilmiş bir parlementer sisteme döndürecek, demokrasiyi, laikliği, hukuk devletini yeniden var edecek bir hükümete ihtiyaç var.
Her yurttaş hakkına hukukuna, ülkesine, geleceğine sahip çıkmalı.
Biz bu hak hukuk adalet ve demokrasi mücadelesinde halkımızın yanındayız. Halkla birlikte özlediğimiz demokratik ve laik hukuk devletini yeniden kuracağız…
Evlatlarımızı umutla, terkettikleri yurdumuzu yeniden kurmak için geri çağıracağız!