Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer, deprem sonrası bölgede ve kentte sürdürülen çalışmalarla ilgili toplumun farklı kesimleri ile bir araya gelmeye devam ediyor. Son olarak depremin etkilediği 10 ilin Mersin’deki hemşehri dernekleri, vakıfları ve STK’ları ile bir araya gelen Başkan Seçer, kentte bu doğrultuda faaliyet gösteren yapılarla görüş alışverişinde bulunmanın önemine değindi.
Depremin yaşandığı 10 ildeki yurttaşların hepsinin Mersin’de akrabalık bağları olduğuna dikkat çeken Başkan Seçer, “Amacımız, o bölgelerle iletişimi olan, köklerinizle ilişkisi olan sizlerin, bize aktaracakları, bizim bilmediklerimizi tamamlamanız, bizden gördükleriniz doğrultusunda yapmamızı istedikleriniz, Mersin’e yansımaları, Mersin’de yaşadığımız sorunlar. Çünkü biliyoruz ki çok yüksek sayıda akrabalarınız buraya geldiler. Sizlerin yanına, bizlere ve diğer kurumlara misafir oldular. Geçen hafta sonu koliler de geldi. Çok hızlı yaptırdık onları, 15-16 kiloluk. Bu katkıları alabilirsiniz. Hiç sorun olmaz, bize söyleyin biz yardımcı oluruz” ifadelerini kullandı.
“Bölgeden gelen 65-70 bin aile var. 40 bini burada kalır”
Adıyaman, Adana, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya ve Şanlıurfa yöre dernekleri temsilcilerinin toplantıya katılım gösterdiğini belirten Başkan Seçer, “Zaten birbirimizi tanıyoruz. Birbirimizi daha iyi anlayabiliriz ve sizden de çok yararlanacağımı düşünüyorum. Çünkü gelen akrabalarınızın çoğu burada yaşayacak, gitmeyecek. Bizim hesaplarımıza göre bölgeden gelen 65-70 bin aile var. 40 bini çok rahat kalır. Mersin’in havasını suyunu içen de gitmez, tahminimizden öte kalır. Siz biliyorsunuz buranın nasıl bir anlayışa sahip olduğunu. Burada insanlar kendini yalnız hissetmiyor. Burada insanlar rahat” dedi.
“Bu deprem Mersin’in ve bölgenin tarihini değiştirecek”
Mersin’in deprem olan bölgeye yakınlığı dolayısıyla oldukça stratejik öneme sahip bir kent olduğunu ifade eden Başkan Seçer, “Bu deprem Mersin’in ve bölgenin tarihini değiştirecek. Gelecek on yıllar, yüz yıllar tarihini şimdiden yazmaya başlayacak. O bölgede her şey değişecek. Mersin’de de değişecek. Bu tip afetler, toplumsal olaylar, dünyadaki savaşlar bir coğrafyanın kaderini de değiştirir. Şu anda Mersin’de 2 milyon 700 bin nüfus yaşıyor. Bu nüfusun yaşayabilmesi için burada yatırım yapmak lazım. Yeni alanlar açmak lazım” diye konuştu.
“Afet Yönetimi ve Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nı kurma kararı aldık”
Bu depremlerin kendisinin de yapması gereken işleri öne almasına neden olduğuna dikkat çeken Seçer, “Kentsel dönüşüm, benim gelecek dönem, seçim dönemindeki en önemli bildirgem içinde yer alan vaadim olacaktı. Depremden sonra hemen Afet Yönetimi ve Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nı kurma kararı aldık. Çok yetkin bir daire başkanı da atayacağım buraya. Çok iyi, Türkiye’de konusunu iyi bilen birini getireceğim, oraya daire başkanı atayacağım” dedi.
“TOKİ’nin acilen konut yapması gerek”
Büyükşehir Belediyesi’nin depremden sonra kısa sürede barınma alanları oluşturduğunu dile getiren Başkan Seçer, “Çok insan buraya gelecek. Şu anda 400 bin kişi gelmişse daha da gelecek. Ben geçen söyledim; TOKİ acilen girecek 40 bin düşük gelirli vatandaş konutu yapacak. Mersin’in standardıyla Maraş’ın, Elbistan’ın, İslahiye’nin, Nurdağı’nın, Yaylakonağı’nın standardı bir değil. Buranın standardı daha yüksek. Oradan gelen buranın kirasını ödeyemez, ev alamaz. Ona göre konut yapacak. Satması şart değil kiraya versin. TOKİ yapsın kiraya versin. O yöntemler de var” diye konuştu.
Konteyner kent planının Mersin’de olup olmadığının sorulması üzerine Başkan Seçer, “Bizim burada konteyner planımız yok. Hatay’da şu anda 300 ailelik çadır kent kurduk. Bugün 153 aile taşındı, kalan 147 ailede taşınacak. 300 ailelik çadır kenti oraya hâlihazırda kurduk. Adıyaman’da da bu soğuk kış günlerinde vatandaşlarımıza konut yapılana kadar, bir konuta alınana kadar, bir an önce daha yaşanabilir mekanların sağlanması lazım. Süratle 80 dönüm yerde 670 adetlik konteyner kenti kuruyoruz” dedi.
Başkan Seçer, Adıyaman’da yapım çalışması başlayan konteyner kent içerisinde, sahra hastanesinin yanı sıra sosyal alanlardan spor alanlarına, çocuklar için kreşten okuma salonlarına kadar kapsamlı bir planlama yapıldığını kaydetti.