Mersin Büyükşehir Belediyesi, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde ‘Yerel Eşitlik Eylem Planı’nı açıkladı. Bu amaçla düzenlenen lansmana eşitlik alanında faaliyet yürüten çok sayıda dernek temsilcisi de katılarak desteklerini sundu. Meral Seçer ile birlikte lansmanda yer alan Başkan Seçer, yapılan eylem planının önemine vurgu yaparak, “Mersin’deki her sorun alanı, Türkiye’ye sarih bir sorun alanı olarak değerlendirilebilir” dedi. Başkan Seçer, yapılacak çalışmalarla Mersin’i her alanda iyi noktalara hep birlikte taşıyacaklarını söyledi.
Gerçekleştirilen çalışmaların ölçümünün rakamsal olarak ortaya çıkarılıp hangi noktada olunduğunun görülmesi gerektiğini ifade eden Başkan Seçer, “Bundan sonra da bu eylem planının harfiyen uygulanabilmesi, etkin ve sürdürülebilir olması ve sonuç alıcı olabilmesi için başta ben Belediye Başkanınız olarak bu konunun üzerinde olacağım” diye konuştu. Eşitlik kavramına vurgu yapan Seçer, “Eşitlik; hizmeti, insan ayrımı yapmadan götürmek. Onun siyasetine, etkin yapısına, bölgesel farkına, cinsiyetine, zenginliğine, fakirliğine, hayattaki yaşam tercihlerine bakmadan hizmeti ona götürmek” ifadelerini kullandı.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, Eylem Planı’nın önemine değinirken, “Kasım ayında 35 kadının öldürüldüğünü, hele de Özgecan’ın bu şehirde öldürüldüğünü düşündüğünüzde ne kadar önemli bir işe tanıklık ettiğinizin farkında mısınız?” diye sordu. Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne ve Başkan Seçer’e gösterdiği duyarlılık nedeniyle binlerce kez teşekkür ettiğini vurgulayan Güllü, “Ben politikaların yerelden başlayacağına inanan bir kadın olarak saygıyla ve sevgiyle diyorum ki elinize, emeğinize, yüreğinize sağlık” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer öncülüğünde, her alanda eşitlik anlayışı ile hizmetlerini sürdüren Büyükşehir Belediyesi, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde “Eşitlikte Birlik Herkese Eşitlik” sloganıyla Yerel Eşitlik Eylem Planı’nı açıkladı. Katılımcı bir yöntemle hazırlanan Eylem Planı, Türkiye’de eşitlik alanında faaliyet yürüten dernekler ile Mersin’deki çok sayıda STK ve dernek temsilcisinin yer aldığı lansmanla kamuoyuna duyuruldu. Lansmana Başkan Seçer, Meral Seçer ile birlikte katıldı. Başkan Seçer, eylem planının etkin bir şekilde sürdürülebilmesi için Belediye Başkanı olarak bu çalışmanın takipçisi olacağını belirterek, “Eşitlik; hizmeti, insan ayrımı yapmadan götürmek. Onun siyasetine, etkin yapısına, bölgesel farkına, cinsiyetine, zenginliğine, fakirliğine, hayattaki yaşam tercihlerine bakmadan hizmeti ona götürmek. Mersin’i her alanda çok daha iyi noktalara hep beraber getireceğiz” dedi.
Lansmana; Başkan Seçer’in yanı sıra Mersinden Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Meral Seçer, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan ve eşi Sembol Tarhan, Mersin Barosu Başkanı Gazi Özdemir, Gazeteci-Yazar Tuluhan Tekelioğlu, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyon Başkanı Canan Güllü, Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği (CEİD) Yönetim Kurulu Üyesi Sevinç Ünal, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi (UN Women) Proje Analisti Ülkem Önal, Yerel Eşitlik Eylem Planı’na destek veren akademisyenlerden Ayşe Kaşıkırık, Kadın Adayları Destekleme Derneği (KA.DER) Mersin Temsilcisi İlksen Sorguç Dinçer, Ulusal Demokratik Enstitüsü’nün ‘Birlikte Varız Programı’ Proje Koordinatörü ve Yerel Eşitlik Eylem Planı Danışmanı Bahar Özden Coşgun, Yerel Eşitlik Eylem Planı Danışmanı ve Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği Genel Koordinatörü Hilal Gençay, STK, dernek ve oda temsilcileri, siyasi parti yöneticileri, Meclis üyeleri, Büyükşehir Belediyesi bürokratları, akademisyenler, ulusal ve yerel basın temsilcileri katıldı.
“Özgecan Aslan, Mersin’in kadınları için vicdan ve direniş demek”
Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılan lansmanda ‘Eşitlik Belgeseli’nin sunumunu gazeteci-yazar Tuluhan Tekelioğlu yaptı. Sunum öncesi konuşan Tekelioğlu, Mersin’e ilk 2008 yılında geldiğini ve Akdeniz ilçesi Çay ile Çilek Mahallelerinde röportajlar yaparken bir baba ve iki kızı ile tanıştığını söyledi. Bu kızlardan birinin soprano olmak istediğini ve hayalini gerçekleştirdiğini ifade eden Tekelioğlu, ikinci kızın ise psikolog olmak isteyen ama hayalleri engellenen Özgecan Aslan olduğunu anlattı. Tekelioğlu, “Özgecan Aslan, benim için Mersin demek. Şunu gördüm ki; Özgecan Aslan, Mersin’in kadınları için vicdan ve direniş demek” dedi. Mersin’e 3’üncü gelişi olduğunu dile getiren Tekelioğlu, “Şunu gördüm ki; Mersin Büyükşehir Belediyesi, Yerel Eşitlik Eylem Planı çalışmalarını başlatmış. Pandemide büyük bir fedakarlıkla çalışmış. Bundan çok büyük onur ve gurur duydum. Kadınlar adına Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne ve Belediye Başkanı Sayın Vahap Seçer’e çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. Belgesel gösteriminin ardından da konuşan Tekelioğlu, hazırlanan belgeselin tüm Türkiye’ye ilham olmasını umarak, belgeselin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
Başkan Seçer: “Mersin, Türkiye’nin bir özeti, izdüşümü”
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, İnsan Hakları Beyannamesi’nin kabul edilişinin 73’üncü yılında önemli bir iş yaptıklarını belirterek, “Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin, benimle beraber çalışan çalışma arkadaşlarımın ve bize görevi olmadığı halde destek olan, emek eden insanların hazırladığı Yerel Eşitlik Eylem Planı’nın burada tanıtımını gerçekleştiriyoruz” dedi. Toplantının önemine vurgu yapan Başkan Seçer, günümüzün bir sorunu olan eşitlik kavramını ele aldıklarını söyledi. “Farklılıklar var ki eşitliği arıyoruz, bu kavram üzerine çalışıyoruz” ifadesi ile sözlerine devam eden Başkan Seçer, “Bu alanda çalışılabilecek en iyi laboratuvarın Mersin olduğunu düşünüyorum. Her zaman konuşmalarımızda bunu dile getiriyoruz. Mersin, Türkiye’nin bir özeti. Mersin Türkiye’nin bir izdüşümü. Adeta Mersin küçük bir Türkiye. Bugün Türkiye’de olan her sorun alanı mutlaka Mersin’de de var ya da tam tersinden okuyacak olursak; Mersin’deki her sorun alanı Türkiye’ye sarih bir sorun alanı olarak değerlendirilebilir” diye konuştu.
“Mersin’i her alanda çok daha iyi noktalara hep beraber getireceğiz”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kentte yaşayan herkesin Belediye Başkanı olduğunu vurgulayan Başkan Seçer, şöyle devam eti:
“Mersin aşağısı ve yukarısı olan ve aşağısıyla yukarısı arasında mesafenin çok uzun olduğu bir kent. Her açıdan böyle. Ne arıyorsanız toplumsal sorunlar adına, maalesef demek zorundayım Mersin’de bulabilirsiniz. Bunun yanında iyiliğe dair, güzelliğe dair ne arıyorsanız, çok şükür diyebilirim ki o da Mersin’de var. Böyle muazzam bir kentte yaşıyoruz. Çeşitliliğin bol olduğu bir kentte yaşıyoruz. Varsın sorunlar da olsun. Mersin’in bu dinamizmiyle, bu özellikleriyle, bu potansiyeliyle, bu insan gücüyle, kaliteli insan yapısıyla zaten biz bu işin üstesinden geliriz, gelmeye başladık. Önümüzdeki günlerde de hep beraber göreceğiz; Mersin’i her alanda çok daha iyi noktalara hep beraber getireceğiz.”
“Eşitlik; hizmeti, insan ayrımı yapmadan götürmek”
Eşitlik Belgeseli sunumunun duygularına tercüman olduğunu ifade eden Başkan Seçer, belgeselin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti. Başkan Seçer, şu ifadeleri kullandı:
“Bu farklılıklar içerisinde, bu sorun alanı içerisinde Mersin Büyükşehir Belediyesi çalışma ekibi demek ki işin farkında olup çok önemli çalışmaları zaten bugüne kadar başlatmış, devam ediyor. Gelir anlamında dezavantajlı insanları görmüş, ona gıda desteğinden sağlık desteğine kadar, eğitimde fırsat eşitliği yaratmaya kadar her şeyini düşünmüş. Çocuğu üniversiteye hazırlanıyorsa üniversiteye hazırlık kursunu düşünmüş, liseye hazırlanıyorsa liseye hazırlık kursunu düşünmüş. Bunu her noktada yapmış. İşte eşitlik bu. Eşitlik; hizmeti, insan ayrımı yapmadan götürmek. Onun siyasetine, etkin yapısına, bölgesel farkına, cinsiyetine, zenginliğine, fakirliğine, hayattaki yaşam tercihlerine bakmadan hizmeti ona götürmek. Yenişehir’e yaptığınız yolu Çay Mahallesi’ne yapmak. Tarsus’a yaptığın yolu Çamlıyayla’ya yapmak, Mut’a yapmak. Eşit hizmet götürmek bu. Bunu da yaptığımızı söyleyebilirim. Altını kara kalemle çizerek söyleyebilirim.”
Türkiye’de dönemsel olarak ekonomik sıkıntılar yaşandığını dile getiren Başkan Seçer, “Ama son yılların en çok tahrip olan insani değerlerinin başında da hukuksuzluğun, adaletsizliğin geldiğini hep beraber görüyoruz. Hukuksuzluk, adaletsizlik; eşitsizliği de getiriyor. Biz özel bir yurttaşımızı; annesinin, ailesinin yaşamını gerçekten güçleştiren bu bireyimizi, eşit yurttaş olarak görüyoruz. Sağlıklı bir birey olarak görüyoruz. Onun hayatını kolaylaştırmak için olması gereken ne varsa yapıyoruz. Annesi çarşıya alışverişe giden bir özel çocuğumuzun güvenli bir elde kalabilmesi için belediyemiz Mola Evleri açıyor ve bunları da yaygınlaştırıyor. Onlara insani taleplerden, hazlardan yararlanmaları için Engelsiz Yaşam Parkları açıyor. Çocuklarımız gelsin, orada sosyalleşsin, güzel zaman geçirsin, dans öğrensin, oyun öğrensin, hoşça vakit geçirsin. Ailesinin üzerinden çocuğun yüklediği yükü biraz almaya yardımcı olalım. Bu çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
“Bundan sonra bu çizdiğimiz yol haritasını takip edeceğiz”
Başkan Seçer, Yerel Eşitlik Eylem Planı’nın ne anlam taşıdığını da anlatırken, “Halk bunu nasıl anlıyor? Burada mutlaka bu konuda çalışan, bu konuda donanım sahibi ya da sivil toplum kuruluşları çatısı altında çalışmalar yapan, Türkiye’de de otorite olan insanlar anlıyor ama halk bunu nasıl anlayacak? Çok yalın bir dille anlatayım; biz Mersin’deki eşitsizliğin farkındayız. Uyguladığımız, izlediğimiz politikalar bu eşitsizliği ortadan kaldırmak, insanları eşit hale getirmek için. Yoksulluğu, cinsiyet farklılığını, engelli olmayı. Bunun gibi birçok eşitsizliği eşit hale getirmek için bu çalışmalar yapılıyor. Ama biz bu eylem planı çalışmasını bütün bunları bir zapturapt altına, bir disiplin altına almak için yaptık. Bundan sonra bu çizdiğimiz yol haritasını takip edeceğiz” diye konuştu.
“Eylem planının harfiyen uygulanabilmesi için bu konunun üzerinde olacağım”
Çalışma hayatında kadınların oranını artırmak istediklerini de ifade eden Başkan Seçer, son olarak şu ifadeleri kullandı:
“Neden, nüfusta kadınlar yüzde 50, yüzde 50 iken kadın-erkek nüfus birbirine eşit iken, çalışma hayatında erkekler yönünde bir avantaj sağlanıyor? Göreve geldiğimiz günden bugüne kadar yüzde 18 olan belediyedeki kadın personel oranımız, yüzde 21’lere çıktı. Ama biz 2024’e kadar ne yapacaksak, bu Yerel Eşitlik Eylem Planı içerisinde onun rakamının belli olması lazım. Zaman zaman ‘Acaba doğru yolda mıyız?’ diyerek paydaşlarımızın, sivil toplum örgütlerinin başta KA.DER ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Denetleme Derneği’nin olduğu dernekler vasıtasıyla bu denetimin sağlanması lazım, şeffaf olması lazım. Yapılan çalışmaların ölçümünün rakamsal olarak ortaya çıkarılıp hangi noktada olduğumuzu görmemiz lazım. İşin özü budur. Yapılan çalışmaların birkaç cümle ile tanımlanması budur. Bundan sonra da bu eylem planının harfiyen uygulanabilmesi, etkin ve sürdürülebilir olması ve sonuç alıcı olabilmesi için başta ben Belediye Başkanınız olarak bu konunun üzerinde olacağım. Sivil toplum kuruluşlarından gerekli desteği alacağız ve ortaya çok değerli ve önemli bir çalışma çıkacağını görüyorum. Bu konuda da her türlü gayreti göstereceğiz. Biz biriz, biz beraberiz. Mersin Büyükşehir Belediyesi herkesin belediyesidir. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı da Mersin’de yaşayan herkesin Belediye Başkanıdır. Bunun da böyle bilinmesini arzu ederiz.”
Canan Güllü: “Ne kadar önemli bir işe tanıklık ettiğinizin farkında mısınız?”
Lansmanda konuşan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, sivil toplum örgütlerinin en önemli özelliğinin eksikleri görüp söylemek olduğunu vurgulayarak, eşitlik kavramının içeriğine dair bilgiler paylaştı. Güllü, “Aslında bakarsanız ulusal eylem planında bunların daha derinden takip edilerek, yerele daha kolay yansımasını ve o yansımanın da yerelde daha basitçe hızlıca yapılmasını sağlamak gerekir ama bizim genelimizin ayağı topal. Dolayısıyla yerelimiz bu sorumluluğunun hepsini üzerine alarak yürümek zorunda ve bu yürümeyi de canı yürekten yaptığı gibi, böyle eyleme, eşitlik eylem planlarına, yönergelere, kendilerine sorumluluk vererek; ‘Ben bu işi yapacağım’ diyerek de söz vererek, karşınıza dik durarak çıkıyorsa, ben de Sevgili ve Sayın Başkanıma binlerce teşekkürler diyorum. Bu çok anlamlı süreç içinde kadın kooperatifleriyle, yanında eşini görüyoruz. Bakıyor musunuz? Kadın erkek eşitliği evde başlar. Başlayan o süreci çalışma alanına götürür ve işte eşitliğe erişim mekanizmalarının içinde böyle bir tabloyla süreç kendinden de oraya gider” dedi.
10 Aralık’ın İnsan Hakları Günü olduğunu anımsatan Güllü, şöyle devam etti:
“Kasım ayında 35 kadının öldürüldüğü, hele de Özgecan’ın bu şehirde öldürüldüğünü düşündüğünüzde ne kadar önemli bir işe tanıklık ettiğinizin farkında mısınız? Kadınlar neden cinayete kurban gidiyor bu ülkede? İşte bu eşitsizlik dediğimiz istihdama erişememe, eğitime erişememe, bu süreç içinde ikincil bir vatandaş gibi görünebilme yani birey olmasını biraz daha öteleyerek, önceliği erkeklere verdiğimiz bir dünyanın sonuçları. İşte bu sonuçların her birinin giderildiği illerde, ilçelere yansıyan yönetimlerle düzelecek bu ülkenin geleceği. Biz o kadınların öldüğü ülkelerin, illerin adlarının cinayetlerle anıldığı bir şehir olmaktan çıkacağız. Biz, kadınların katledildiği ya da Müslüme gibi olayların aslında bakarsanız buz dağının arka tarafındaki karanlığı görebilenlerden biriyiz. O alanda da çalışıyoruz çünkü. O karanlıkları aydınlığa çıkarabilecek bu iradedir. O halde biz ne yapmaya çalışacağız? Hep birlikte bu planın hayata geçmesi adına çalışmalar yapacağız.”
Güllü, 40 belediyeyi yan yana getirerek söz konusu eylem planlarını hayata geçirmeye çalıştıklarını belirterek, “Ben politikaların yerelden başlayacağına inanan bir kadın olarak saygıyla ve sevgiyle diyorum ki elinize, emeğinize, yüreğinize sağlık. Emeği geçen bütün arkadaşlarıma da tekrar teşekkür ediyorum” dedi.