Çukurova TUHAY-DER, cezaevlerindeki hak ihlallerinin arttığını belirterek, tecridin de derhal son bulması çağrısında bulundu.
Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (Çukurova TUAY-DER), cezaevlerinde politik tutuklulara yönelik hak ihlallerine dair Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Akdeniz ilçe binası önünde açıklama yaptı. Yeşil Sol Parti milletvekili adayları, Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda tutuklu yakını da açıklamaya katılarak destek verdi.
Açıklamada, “Tecrit insanlık suçudur” pankartı açılırken, sık sık “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganı atıldı.
‘ TECRİDİ TÜM TOPLUMA YANSITILIYOR’
Basın açıklamasını okuyan Çukurova TUHAY-DER Eşbaşkanı Ergün Altuntaş, AKP-MHP’nin iktidarı döneminde büyük bir yıkım yarattığını ve bu yıkımın en ağırının İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile siyasi tutuklular üzerinde yaşandığını savunarak şöyle devam etti:, “İmralı zindanında kalan Sayın Öcalan üzerindeki ağır tecrit koşulları tüm zindanlara yayılmış ve neredeyse alfabede harf bırakılmayacak isimlerde yeni zindanlar açılmıştır. İmralı tecrit sistemi tüm topluma yansıtılmıştır”
‘AİLELER CEZALANDIRILIYOR İDDİASI’
Politik tutuklulara dönük uygulamaların hukuk dışı ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu savunan Altuntaş, “Gözlem Kurulu kararıyla tahliye edilmesi gereken siyasi tutsaklar bırakılmamakta, cezaevlerinde sevkler sırasında tutsaklar ailelere en uzak cezaevlerine gönderilmekte ve böylelikle aileler de cezalandırılmaktadır. Hasta tutsaklar hastaneye götürülürken ters kelepçe ve ağız içi aramaya maruz kalıp, kabul etmeyen tutsakların tedavisi engellenmektedir” diye konuştu.
‘ÇİFTE STANDART UYGULANIYOR’
Cezaevlerindeki tutuklulara karşı çifte standart uygulandığını iddia eden Altuntaş, şunları kaydetti: “82 yaşında olan Mehmet Emin Özkan, yanında 2 kişi olmadan ayakta duramazken zindanda tutuluyor. Eli kanlı Hizbullah militanlarının tamamı serbest bırakılmıştır. Düzce zindanında bir eli olmayan, kulak zarı patlak olan ve ileri derecede ağır hasta olan Sinan Tutmaz, bireysel ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyor. Buna rağmen tekli hücreye alınmıştır. Bizler buradan yaşanan tüm bu baskıcı faşizan uygulamalara karşı tüm halkımızı duyarlı olmaya çağırıyoruz. 14 Mayıs’ı, karanlık düzene karşı özgürlük ve demokrasiye açılan bir yol olarak görüyoruz.”