Hikmet Durgun
Türkiye başta olmak üzere birçok ülkede konserler veren ve muhalif duruşuyla bilinen Sanatçı Kadir Çat’la röportaj yaptık. Yaptığı sanatsal çalışmalar nedeniyle birçok kez saldırılara maruz kalan ancak yılmayıp önemli klipler yapan Çat, Kürtler başta olmak üzere birçok kesim tarafından çok seviliyor. Mütevazi kişiliğiyle bilinen ve halkın içinde olan Çat, röportajda önemli konulara değindi.
Bir sanatçı olarak pandemi sürecinde ne tür zorluklar yaşadınız?
Çat: Pandemi sürecinde sadece manevi olarak değilde, ekonomi olarak ta en çok zorlanan sektörler arasında bizlerde vardık. Geneline baktığımızda, aslında kültür sanata verilen değerin ne kadar az olduğu, toplumun heyecanını toplumun değerlerini sahiplenen, onları öğüten, onlara aydınlık bir yol gösteren bu sektöründe aslında mevcut yönetimlerin sahiplenmediği aşikardır. Bu süreç içerisinde birçok beste, birçok çalışma yaptık, ama onların toplum ile buluşturmak konusunda yetersiz kaldık, salt sosyal medya üzerinden birşeyler yapmaya calişsakda bu manevi olarak duygu olarak tam amacına ulaşmadı… Sizler de biliyor ve görüyorsunuz onlarca müzisyen arkadaşımız kiralarını ödeyemediği için faturalarını ödeyemediği için, Ailesine bakamadığı için intihar etti. Kimisi enstrümanlarını bu süreçte sattı, kimisi bu mesleği bıraktı. Yasadığımız sorunlar başlıca bunlardı.”
Devlet pandemi sürecinde sanatçılara ne tür destekler verdi veya yeterli oldu mu?
Çat: Devlet pandemi süreci boyunca genel olarak bir yardımda bulunmadı. Son bir kaç ay kala 1000’er TL ve son ayda 3000 TL hibe olarak sundu, Bu kesinlikle yetersizdi. Evli çocuklu olan aileler için 1000 TL hiç bişey demekti. Oysa ülkede o binlerce müzisyen sanatçı vs var. İnsan kendi aydınlık yüzünü sahipsiz ve ötelememeli, daha çok sahiplenmeli. Devlete düşen görev budur, Ama maalesef tam olarak bir destek, yani ikna edici bir katkı sunamadılar.”
Sanatçıların üzerinde ne tür baskılar Var ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz?
Çat: “Eğer ülkede yanlış siyaset yapan, eksik siyaset yapan, öteleyen, toplumu bölen bir yönetimi eleştirirseniz hele hele bunu şarkılarınız, şiirleriniz kitaplarınız resimleriniz tiyatrolarınız sinemalarınız yani tüm sanat dalları ile eleştirirseniz, bu onların hoşuna gitmeyecektir. Baskı illa a şahsın bu şahsın üzerine yapılmaz topyekûn sanata yapılır. Çünkü sanat özgürdür, sanat itaat etmez, sanat yol gösteren en kutsal dallardan biridir. Bu yüzden defalarca konserlerimiz iptal edildi. Konserler öncesi tehditler aldık. Mesele 2016’dan beri yurtdışı yasağım var. Bu bile baskının en büyüğüdür. Defalarca Avrupa konserlerine gitmiş olamama rağmen, ülkemizde pasaportuma el konulmuş, Yurtdışından gelen onlarca konser iptal oldu, yasak çıkmam çünkü…”
Mersin’de kültür Ve sanat platformu varmı dayanışması varmı ?
Çat: Malesef Mersin’de ciddi ve süreklilik arz eden bir sanatçı platformu henüz olunmamış, aslında tam da zamanıdır bu tür platformların ve dayanışmaların. Buna bu süreçte çok ihtiyaç var. Bireysel olarak birkaç dostun yan yana gelmesi sanatı değerlendirmesi böylesi zor süreçlerde bir etki etmesi imkânsızdır. Elzem olan, tüm muhalif kimliği olan, bu gidişatı eleştiren tüm sanatçıların bir platformda birleşmesi ve ortak kararlar ile hareket etmesidir. Mersin’in buna ihtiyacı var, ülkenin buna ihtiyacı var.”
? Yeni klip çalışmanız var mı?
Çat: “Evet bundan 2 ay önce 4 şarkının içinde olduğu bir mini albüm Kom müzik tarafından basıldı ve yayımlandı. Bunlardan SENDEN BİLİRİM Adlı çalışmasını sevgili yoldaşım ve aramızda birbirimize sarf ettiğimiz ” suç ortağım” Pınar Aydınlar ile birlikte düet yaptık. Bu düetin klipini de bu hafta çektik, Klip bir kaç güne Kom müzik dijital platformlardan da CAN TV VE ARTİ TV DE yayımlanacak. Albüm de olan Kürtçe potbori şarkısının klipi 3 gün önce Pel Prodüksiyon tarafında çekilip yayımlandı. Albümde olan HAK YOLU şarkısının klipinde ilerleyen günlerde çekeceğiz.”
Yurt dışı yasağınızdan dolayı ne tür zorluklar yaşıyorsunuz?
Çat: “Yurtdışı yasağının bize yansıdığı maddi manevi zorluklara değinmiştim. Yurtdışında bulunan dinleyici kitlemizin bizlere ulaşması kısıtlandı. Bizim onlar ile kaynaşmamız engelleniyor. Sanat özgür olmalı. Nitekim ülkeyi yönetenler ülkenin Çok demokratik olduğunu, hatta ve hatta birçok Avrupa ülkesinden daha çok özgürlüklerin olduğunu savunuyorlar. Buna biz hayır diyoruz. Madem sanat özgür, madem ülke özgür neden hala yasaklar var? Neden sanatçı yurtdışına çıkamıyor? Buradan çağrımızda ülkeyi yönetenleredir. Sanatın önünü açın, sanattan ve sanatçıdan korkmayın. Onlar bu ülkenin aydınlık yüzü, onlar ülkenin en büyük değerleridir… O değerleri yaratmak kolay olmuyor…”
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Çat: Son olarak bana bu röportaj fırsatını verdiğin için yürekli ve Değerli insan Hikmet Durgun’a teşekkürlerimi sunuyorum. Ülkede yaşayan halklarında duyarlı bir şekilde sanata ve sanatçıya sahip çıkmalarını, güzel ve Aydınlık bir ülke, bir dünya özleminin sanat ile olacağını, dayanışma ile paylaşım ile daha güzel bir dünya inşa edeceğimize inanıyorum. Sanat susmadı, susmuyor ve susmayacak. Özgür, eşit kardeşçe bir ülke için sanat ışıktır, sanatçı o ışığı en önde taşıyandır.”